Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz

Siber güvenlik dünyası her geçen gün daha karmaşık ve yaratıcı tehditlerle karşı karşıya kalıyor. Son dönemde öne çıkan animasyonlu siber saldırılar, klasik oltalama yöntemlerinin çok ötesine geçerek kullanıcıları psikolojik olarak manipüle etmeyi başarıyor. İlk bakışta masum bir sistem bildirimi, yükleme ekranı ya da güvenlik uyarısı gibi görünen bu animasyonlar, kullanıcıların reflekslerini hedef alıyor.
İncelediğimizde gördük ki özellikle teknolojiyle iç içe olan kullanıcılar bile bu tür saldırılara karşı savunmasız kalabiliyor. Çünkü animasyonlar, güven hissi yaratmak için bilinen arayüzleri birebir taklit ediyor.
Animasyonlu siber saldırılar, kullanıcıyı kandırmak için hareketli görseller, yükleme çubukları, sahte tarama ekranları ve etkileşimli bildirimler kullanan yeni nesil saldırı yöntemleridir. Amaç, kullanıcının bilinçli karar vermesini engelleyip refleksif davranmasını sağlamaktır.
Klasik bir sahte e-posta yerine, ekranınızda beliren “Sistem taranıyor” animasyonu gördüğünüzde durup sorgulamak yerine beklemeyi tercih edebiliyorsunuz. İşte saldırganlar tam olarak bu noktayı hedef alıyor.
Animasyonlu saldırılar, insan beyninin görsel algısına doğrudan hitap ediyor. Hareketli içerikler, durağan metinlere göre çok daha güvenilir algılanabiliyor.
Saldırganlar, işletim sistemleri ve popüler uygulamaların arayüzlerini birebir kopyalıyor. Renk paletleri, yazı tipleri ve animasyon hızları neredeyse ayırt edilemez seviyede oluyor.
Ürünü test ettiğimizde dikkatimi çeken nokta, sahte bir güncelleme animasyonunun gerçek sistem güncellemesiyle neredeyse aynı hisse sahip olmasıydı. Bu durum, tecrübeli kullanıcıları bile yanıltabiliyor.
Animasyonlu saldırıların bir diğer güçlü yanı, kullanıcıyı acele etmeye zorlaması. Geri sayım sayaçları, ilerleyen yükleme çubukları veya “tarama tamamlanmak üzere” mesajları, kullanıcıyı düşünmeden tıklamaya yönlendiriyor.

Bu tür saldırılar belirli kalıplar üzerinden ilerliyor. Son dönemde en yaygın görülen senaryolar şunlar:
Her bir senaryonun ortak noktası, kullanıcıya “Bu normal bir işlem” hissini vermesi.
Bu başlıkta “avantaj” kelimesi saldırganlar açısından değerlendirilmelidir. Kullanıcılar için net bir avantajdan söz etmek mümkün değil.
Saldırganlar açısından avantajlar
Kullanıcılar açısından dezavantajlar
Katlanabilir iPhone Neden Hala Ortada Yok? Katlanabilir telefonlar artık pazarda yeni sayılmıyor. Samsung, Huawei ve birkaç üretici bu alanda yıllardır ürün sunuyor....
Kendi gözlemlerimde ve farklı kullanıcı geri bildirimlerinde ortak bir nokta öne çıkıyor: Çoğu kişi saldırıya uğradığını çok geç fark ediyor. Animasyon tamamlandıktan sonra indirilen dosya ya da açılan bağlantı, zararın başlangıç noktası oluyor.
Bazı kullanıcılar, “Ben teknik bilgisi yüksek biriyim, bana olmaz” düşüncesiyle daha hızlı hareket ediyor ve bu da saldırganların işini kolaylaştırıyor. Bu durum, özgüvenin siber güvenlikte ciddi bir risk faktörü olabileceğini gösteriyor.
Animasyonlu saldırılar mobil cihazlarda da görülür mü?
Evet, özellikle mobil tarayıcılar ve uygulama içi web görünümleri bu tür saldırılar için sıkça hedef alınıyor.
Antivirüs yazılımları bu saldırıları engelleyebilir mi?
Kısmen. Ancak sosyal mühendislik temelli olduğu için her zaman yeterli olmayabilir.
Bu saldırıları nasıl ayırt edebilirim?
Beklenmedik anda çıkan animasyonlara karşı temkinli olmak ve manuel doğrulama yapmak en etkili yöntemlerden biridir.
Tamamen korunmak mümkün mü?
Tamamen değil, ancak farkındalık riskin büyük kısmını azaltır.
Animasyonlu siber saldırılar, dijital dünyada güven algısını hedef alan en tehlikeli yöntemlerden biri haline gelmiş durumda. 2025 itibariyle bu saldırıların daha da sofistike hale gelmesi bekleniyor. Çünkü saldırganlar, teknolojiden çok insan psikolojisini kullanıyor.
Kişisel değerlendirmem şu yönde: Artık sadece “linke tıklama” uyarıları yeterli değil. Kullanıcıların, ekranda gördüğü her animasyonun gerçek olmayabileceğini kabul etmesi gerekiyor. Dijital dünyada en güçlü savunma hâlâ bilinçli kullanıcı olmaktan geçiyor.

Yorum Yaz